Scroll down the page for information in English.

---

• İyileşmeyen yara nedir?
• Kronik yaralar olarak da adlandırılan iyileşmeyen yaralar, dört haftadan üç aya kadar olan olağan süre içinde iyileşmeyen yaralardır. Bu yaralar yavaş bir hızda iyileşir ve tekrarlama eğilimindedir. Bazı yaygın iyileşmeyen yaralar diyabetik ayak ülserleri , iskemik yaralar , venöz bacak ülserleri ve bası yaralarıdır. İyileşmeyen yaraların arkasında enfeksiyonlar veya diyabet gibi tıbbi durumlar gibi birçok neden vardır. Gelişmiş ülkelerdeki nüfusun yaklaşık %1-2'si yaşamları boyunca iyileşmeyen yaralardan muzdarip olacaktır. Diyabet ve obezite görülme sıklığındaki artış göz önüne alındığında bu sayının artması beklenmektedir. İyileşmeyen yaralardan muzdarip kişiler yalnızca fiziksel rahatsızlık ve ağrı değil, aynı zamanda zihinsel stres, artan morbidite ve mali yük de yaşarlar.

• İyileşmeyen bir yaranız olduğunu nasıl anlarsınız?

• Aşağıdaki belirtileri fark ettiğinizde iyileşmeyen bir yaranız olduğunu anlarsınız:

• Yoğun akıntı : Yara yerinde sarı veya yeşil irin veya aşırı berrak sıvı, kızarıklık ve aşırı ağrı ile birlikte
• Yaranın etrafında kızarıklık veya sıcaklık : Yaralanma yayılmaya başlar ve etrafında kızarıklık fark edersiniz. Bölge sıcak hissedilir. Bunlar bir enfeksiyonun belirtileridir.
• Kötü koku : Yaradan gelen kötü koku ölü dokuya işarettir.
• Şişlik ve kızarıklık : Yaranın yakınındaki bölge şişer ve kırmızı görünür, bu bakteriyel bir enfeksiyonun belirtisidir.
• Kanama : Yaraya doğrudan basınç uygulandıktan sonra on dakika boyunca yaranın durmadan kanaması
• Ciltte koyulaşma : Cilt kenarlarından koyulaşmaya başlar; bu ölü dokunun bir işaretidir.
• Ateş : Hastanın dört saatten uzun süren 38 derecenin üzerinde ateşi vardır.

• İyileşmeyen yaralar fiziksel acıya, strese ve kaygıya, sosyal damgalanmaya, finansal harcamalara, sakatlığa ve üretkenlik kaybına neden olur. Bunlar, tedavi edilmemiş birkaç temel nedenden dolayı dört haftalık olağan zaman çizelgesinde iyileşmez. İyileşmeyen yaraları olan hastalar genellikle eşlik eden hastalıklardan muzdariptir. İyileşmeyen yaraların önde gelen nedenleri şunlardır:

• Enfeksiyonlar : Yaranın içinde veya çevresinde bakteriyel, viral veya fungal enfeksiyon, yaraların iyileşmesini engeller. Enfeksiyon kemiklerin yakınında başlarsa, cilt yüzeyine çıkar ve bir lezyon oluşturur. Bakteriler bölgede çoğaldığında, yara enfekte olur ve iyileşme süreci engellenir.
• Zayıf dolaşım : Uygun kan akışı yaralara besin ve oksijen taşır. Ayrıca bölgedeki bakterileri ve toksinleri temizlemeye yardımcı olur. Ancak diyabet, yüksek tansiyon ve periferik damar hastalığı gibi hastalıklar kan akışını engeller. Bu da yaraların yavaş iyileşmesine neden olur.
• Yara durumu : Yara iyileşmesi, yara bölgesine çarpma veya sürtünme veya yara bölgesine baskı gibi tekrarlayan travmalardan etkilenir. Hareket eksikliği de iyileşmeyen yaralara neden olabilir.
• İlaçlar : İltihabı önleyen kortikosteroidler, radyoterapi ve kemoterapi için kullanılan ilaçlar enfeksiyon ve yaraların iyileşmeme riskini artırır.
• Yaş : Yaşlı yetişkinlerin hassas ciltleri vardır ve daha erken enfekte olma olasılıkları yüksektir. Vücutları ayrıca enfeksiyonla savaşmak için yeterli antikor üretmez. Diyabet veya kalp hastalığının varlığı zayıf dolaşıma yol açar ve bunların hepsi iyileşmeyen yaralara neden olur.
• Diyabet : Diyabet, cildin kendini iyileştirme yeteneğini etkiler. Yüksek kan şekeri seviyeleri beyaz kan hücrelerinin işlevini zayıflatır. Beyaz kan hücrelerinin bu yanlış işlevi, vücudun bakterilerle savaşma ve yaraları iyileştirme yeteneğini bozar.

• İyileşmeyen yaralar için düşünülmesi gereken tedaviler

• İyileşmeyen yaraların düzenli olarak temizlenmesi, pansuman edilmesi ve bandajlanması hayati önem taşır. Bunun dışında iyileşmeyen yaraların tedavisinde şu işlemler ve terapiler uygulanır:

• Debridman : Debridman, cımbız, küret veya neşter gibi aletler kullanılarak ölü dokunun çıkarılmasıdır. Ölü doku çıkarıldıktan sonra, yaranın üzerine enzim bazlı bir jel uygulanır. Başka bir debridman biçimi, belirli kurtçuk veya sinek larvası türlerinin kullanılmasıdır. Bu kurtçuklar yaranın üzerine yerleştirilir ve ölü dokuyu yaradan çıkarır.
• Antibiyotikler : Diyabetik ayak ülserleri için merhem formundaki antibiyotikler reçete edilir ve yaraların daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur. Ancak, tablet formundaki antibiyotiklerin bu yaraları iyileştirmede herhangi bir avantajı gösterilmemiştir.
• Hiperbarik oksijen tedavisi : Bu tedavinin bir parçası olarak hasta, yüksek basınç altında oksijen soluması için özel bir odaya yerleştirilir. Kandaki oksijen konsantrasyonunu artırır, bu da yaralı bölgeye kan akışını iyileştirir.
• Ultrason ve elektromanyetik terapi : Ultrason terapisinde, yaralar ses dalgaları kullanılarak tedavi edilir ve doku daha sıcak hale getirilir. Elektromanyetik terapide, mıknatıs içeren yastıklar kullanılarak yaraya zayıf elektromanyetik dalgalar uygulanır.
• Negatif basınçlı yara tedavisi : Bu tedavi aynı zamanda vakum destekli kapatma veya VAC tedavisi olarak da adlandırılır. Bu tedavide, yara hava geçirmez bir pansumanla kaplanır ve ardından ince bir tüpe sahip bir pompaya bağlanır. Pompa yaradaki sıvıyı emerek yaranın üzerinde negatif bir basınç oluşturur. Bu da yara bölgesine kan akışının artmasına yardımcı olur. Bu tedavide yara nemli kalır ve bu da iyileşme sürecini iyileştirir.
• Bir yara bakımı uzmanına danışın : Yara bakımı uzmanları, iyileşmeyen yaraları olan hastalara yatak başı yara yönetimi hizmetleri sunar . Gerekli herhangi bir tedavinin yanı sıra kronik yaraların erken teşhisini ve tedavisini sağlayan bir uzman ekibidir.

• Yaraların iyileşmemesine ne sebep olur?

• Yaraların geç iyileşmesinin nedenleri şunlardır:
• Zayıf dolaşım : Diyabet ve obezite gibi kronik rahatsızlıklar zayıf kan dolaşımına neden olur. Sonuç olarak, kırmızı kan hücreleri dokuyu yeniden inşa etmek için yara bölgesine yeni hücreler taşıyamaz.
• Enfeksiyon : Yaralanma durumunda, bakteriler açık yaradan vücuda girer. Vücut yarayı iyileştirmek yerine enfeksiyonla savaşmaya çalışır ve bu da iyileşmeyen yaralara yol açar.
• Ödem : Yarada sıvı birikmesi veya ödem, yaraya oksijen gitmesini kısıtlayarak vücudun yarayı iyileştirme yeteneğini zayıflatır.
• Yetersiz beslenme : Protein açısından zengin besinler ve bol su tüketimi gibi yeterli beslenmenin eksikliği de vücudun yaraları iyileştirme yeteneğini etkiler.
• Yaraya tekrarlayan travma : Hasta sık sık pozisyon değiştiremiyorsa veya yara tekrarlayan baskıya veya travmaya maruz kalıyorsa, kan dolaşımı yavaşlar. Bu da yaraların iyileşmemesine yol açar.

• Çözüm
• Kronik hastalıklar, beslenme eksikliği, sıvı birikimi vb. gibi çeşitli nedenler iyileşmeyen yaralara yol açar. Bu tür yaraların düzenli olarak temizlenmesi ve pansumanı esastır. Ancak hastalar doktorlarına danıştıktan sonra farklı terapiler de deneyebilirler. İyileşmeyen yaraları olan kişiler için diyabet ve obezite gibi durumları kontrol altına almak için yaşam tarzı ve diyet değişiklikleri hayati önem taşır. İyi su içmek, doğru takviyeleri tüketmek ve kan şekeri seviyelerini korumak yaraların daha hızlı iyileşmesine yardımcı olacaktır.

• SETEMER Sağlık Organizasyonu,alanında uzman hekimler tarafından tedaviye yönelik hizmetler vermektedir.Kronik (iyileşmeyen ve tekrarlayan) Yara tedavisi için 02125912209 Numaralı telefondan veya

              https://sedeftedavimerkezi.com/randevu-al sayfasından randevu alabilirsiniz.